İri gözlü, sivri burunluydular. Karadeniz uşağıydılar. Titrek, ürkek bir halleri vardı koğuşa geldiklerinde. Ne yaptıklarını kendileri de mi bilmiyorlardı ne? Zaman zaman kendi aralarında konuştukları oluyordu Karadeniz şivesiyle:
-Da piz ne yapmişuz?
-Örgüt kurmuşuz.
-Nasıl örgüt?
-Cizlu örgüt.
-Çok mu cizlu?
-Çok...
-Ha pu, cizlu örgüt nerededur?
-Tenuzun tipindedur da.
-Ha pu, hamsi midur?
Şaka yollu bu konuşmalar, hemen onlara yeni bir adın takılmasına yol açtı. "Titrek Hamsi Örgütü..."
-Ulaaa, Titrek Hamsicular kalkın da...
Ne yaptıklarını, neden getirildiklerini kendileri de bilemiyorlardı. Koğuş arkadaşları dalga geçiyorlardı:
-Karadeniz'e bakarak iç çekmişsiniz.
-Tenuzun tibinde nasıl iç çekebiliriz?
Haydi arkasından, gelsin Karadeniz havaları, hemen birleşiveriyorlardı oyuna sıra gelince.
Gelirken neden bir kemençe getirmediklerine yanıyorlardı bazıları.
-Ha uşaklar ha...
Kendilerini ihbar edenler, yan gelip yataydılar şimdi. Siyasî tarihi çok çok ilerde karıştıracaklar, bir "Titrek Hamsi Örgütü"ne rastlarlarsa şaşmamalılar. Kimbilir bazıları koğuş duvarlarına yazmışlardır bile, tarihe geçsin diye...
30 Nisan 1973