Zito Demokrasi!

Haydar Kutlu'nun sorgusunu dinledikten sonra savunmanlar, yurtdışından gelen konuklar onuruna. Anıttepe'de Yüzüncü Yıl Yüzme Havuzu bahçesinde bir yemek vermişlerdi. Yemeğe katılanlar, yemek paralarını ceplerinden ödüyorlardı. Bir ara, Grek eski Adalet Bakanı, PASOK Milletvekili Georg Alexandre Mangakis'le yan yana oturduk. Alexandre Mangakis, 1962-1966 arasında Adalet Bakanlığı yapmış. 1907'de de Sosyal Güvenlik Bakanı olmuştu. Mangakis:
Şu anda, Avrupa Konseyi'nde Grek milletvekillerinin grup başkanıyım. Avrupa Konseyi'ne DİSKTİ Türk yöneticiler gelirlerdi, onlarla çok yakından ilgilendim. Onlarla güzel anılarım var dedi. Eski Grek Bakanı, izlediği duruşmayla ilgili olarak da şunları söyledi:
Duruşmada Haydar Kutlu, can alıcı konulara değindi. Hareketin canlanması için görevim yerine getirdi...
Alexandre Mangakis, cunta döneminde 1969-1973 arasında dört yıl hapis yatmıştı. Mangakis:
Sizin 141-142. maddelere benzer maddelerden hapiste yattım dedi. Bizdeki madde numarası 509'du.-.
Alexandre Mangakis'i dinleyen DİSK’lİ Özcan Kesgeç.
Belki ben de bir gün bakan olurum diyordu, ben de o kadar yattım! Alexandre Mangakis'e soruyorlardı.
Suçunuz neydi?
Sosyalist olduğum için öncelikle, toplumun temeline dinamit koymak gibi bir suçla yargılandık. O sırada, tüm sosyalist bilinen kişiler içeri alındılar. Bizim bütün çabamız, ülkede demokrasinin kurulmasını sağlamaktı…
Mangakis, rakı içti. Şerefe kadehler kalkıyordu. Bir ara:
Zito Demokrasi diye kaldırdım kadehimi. Mangakis çok hoşlandı.
Zito! (Yaşasın)
Mangakis'e, 1402'lik Fatih Gümüş'ü tanıştırdılar. Mangakis'
Benim de başımdan geçti öyle şeyler, diyordu.
Mangakis şöyle konuşuyordu-
Bütün kurumlarıyla işleyen bir demokrasi için DİSK'in verdiği savaşım, bizim verdiğimiz savaşıma benziyor
Türk-Grek ilişkilerine değinen eski Grek Bakanı Mangakis şöyle diyordu özetle:
Grek elinde, herkes barış istiyor, özellikle Türkiye'yle. Grek halkı barış olsun diye Türkiye'de demokrasi olmasını diliyor...
Bu duruşmaya gelen Grekler, yine öbür ülkelerden gelenleri bastırmışlardı. Preveze Belediye Başkanı Nicor Giannoolis, savunmanlar Couris Bagelis, Lary Hamoy, Anastassia Christodoulopaulas. Theodoros Schniad, Dimitris Faxiyes. Setiris Felias, İoannis Goussefls, İngiliz Pam Brighton (İngiltere Savunmanlar Derneği Genel Sekreteri). Momka Ganseforth (Alman SPD Milletvekili, SPD Türkiye İşleri Sorumlusu), Christian-Rahn (Savunman, Alman Komünist Partisi Temsilcisi). Fransızlar: Jean Pierre Choquet (Paris,-Bölge Barolar Birliği ve Nonterre Barosu adına), Olivier Morice (Lyon Barosu adına) DanimarkalI hukuk profesörü Erik Siesby. ..
Anastassia, yemekte halaya katıldı. Güzel oynuyordu! Monika, bir yıllık milletvekiliydi. Eşinden boşanmıştı İki çocuğuna o bakıyordu. Ülkü Özen'le konuşan Monika:
Sizin de çocuklarınız var, kolay olmadığını bilirsiniz... diyordu
Monika, bir de Alman Konsolosluğu'ndan Rosemarie Merten’le birlikte oturduk yemekte. Rosemarie, iyicene Türkçeyi sökmüş...
Benim adım Gülmeryem diyor..
Konuklar, önceki gün Çağdaş Gazeteciler Derneği'nde birlikte basın toplantısı düzenlediler. Onlar, burada uygulamada gözledikleri yanlışlara değindiler. Bunun temelde "insan haklarına aykırı olduğunu" söylediler. Böyle bir davada, insan haklan açısından dayanışma içinde olduklarını söylüyorlardı. Özellikle Grek konuklar, iki bine yakın savunmanı temsil ettiklerini, Haydar Kutlukla Nihat Sargınla aynı görüşte, dayanışma içinde olduklarını belirtiyorlardı. Bu dayanışmanın, kendileri adına “süreceğini" açıklıyorlardı. İngiliz Pamela, "Kutlu - Sargın davasının İngiltere kamuoyunda çok ilgi uyandırdığını, dikkatle izlendiğini'' söyledi. İnsan haklan açısından, iddianameyi çok ağır eleştirdi...
Duruşma yine, sıkı güvenlik önlemleri altında başlamıştı... Varlık ûzmenekle birlikte gitmiştik bir arabayla DGM'ye. İsmet Paşa'nın “Pembeköşk’ünden Ant Sokağa saptık. Çevre Sokağa, CHP'nin eski genel merkezine, yani DGM'ye gideceğiz. Polis durdurdu. “Gazeteciyiz" dedik.
Arabadan inin, yürüyün, taksiyle bırakamayız dedi.
Neden?
Araba sizin olsaydı bırakırdık. Takside ne olduğunu ne bilelim?
Allah Allah! Türkiye'de ne' zamandan beri arabası olmamak suç oldu?
Kendisine verilen buyruğun mantıksızlığını düşünmüş olmalı ki, bize izin verdi, ama az sonra yine durdurulacaktık. Arabadan inip yürüdük.
Dinleyicileri ya alınmadılar ya da güçlükle içeri girebildiler. Haldun Özen, bir komiserle tartıştı Haldun:
Duruşma açık değil mi? Ben izlemek istiyorum. Eski öğretim üyesiyim
Bize verilen emir böyle dedi komiser, gerçekte, siz haklısınız. Ben de isterim girip izlemenizi... Haldun, güçlükle girip izleyebildi duruşmayı. Duruşma salonunun arka sıralan bomboştu!
Seksene yakın savunman gelmişti duruşmaya. Bursa'dan Refah Partili Ertuğrul Yalçınbayır da savunmanlar arasındaydı. SHP’den iki milletvekili gelmişti; Ankara Milletvekili Ömer Çiftçi ile Mardin Milletvekili Adnan Ekmen. Ankara Milletvekili Ömer Çiftçi arada:
Bizde demokrasi filan yok, demokrasicilik oynuyoruz diyordu ..