Unuttuklarımız...

Çocuktum. Babam bir gün eşeğe yük yüklemiş, sarmış sarmalamış, bana da,

— Haydi bakalım Kara Mustafa, eşeği doğruca köye götür. Sakın yolda eşeğe bineyim ne deme. Yüklerin arasında balta var, ayağını keser, demişti.

Evden uzaklaşıp, yamacı çıkarken dayanamadım. Yüksek bir taşın yanına eşeği dayayıp, bindim. Tıkır tıkır gidiyordu eşekçik. Gelgelelim, inerken ayağım keskin baltaya takıldı mı? Bacağımdan kan akıyordu. Toprağı ufalayarak, kanın üstüne ektim. Durdu..

Dönüşte de bindim bir güzel. Az sonra, babam çağırdı:

— Ben sana eşeğe binme dedim, binmişsin!

— Binmedim baba!

— Yalan söyleme, ben sordum eşeğe, «bindi» dedi..

Sonra, yanı başında duran eşeğe sordu:

— Mustafa bindi mi, yolda giderken senin sırtına? Eşeğe bakıyordum. Başını salladı. Sonra uzun kulaklarını yana doğru şaplattı. Şaşırıp kalmıştım...

— Bak. gördün mü, binmişsin!

Koşa koşa eve geldim Anama:

— Ana, yolda eşeğe binmiştim. Gelip babama söylemiş! dedim..

— Haydi oradan, eşek konuşur mu hiç?

— Vallahi konuştu, başıyla «evet» dedi..

— Haydi git başımdan, eşek konuşmaz insanlar konuşur. Baban seni kandırmış..

Çocukları görünce, unuttuğum çocukluğumu anımsıyorum.

★★★

Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam'ı, önceki gün Ankara yakınlarında okur-yazarlık savaşını başlattığı Yenikent'le Sincan'ı dolaşması sırasında gazeteciler, uzaktan izliyorduk. Okuma yazma kurslarını, derslikleri dolaştı Bakan Sağlam. Halka, kadınlara konuşmalar yaptı Hava da öyle güzel ki..

Kızlı erkekli gençler, Gaziantep yöresinin oyunlarını oynadılar.

Yenikent'te, Ankara Valisi Mustafa Gönül, okur-yazar olmayanların oranının Ankara'da yüzde 28,2 olduğunu söyledi. Başkentte yaşayanların yüzde otuza yakını okuma-yazmama bilmiyorsa bu düşündürücü..

Mustafa Gönül, belki de bundan dolayı okuma-yazma savaşının gönüllüsü.

Yenikent'teki okulun önündeki tören de, Sincan’daki tören de kalabalıktı oldukça. Bazı kadınlar, başlarında ak yaşmakları, evlerinin avlularının duvarından izliyorlardı töreni..

Bakan Hasan Sağlam'la birlikte. Müsteşar Yardımcısı Hayrettin Utkanlar, Bakanlığın üst düzey görevlileri de gelmişlerdi. Yenikent'teki okuma yazma kursunun bulunduğu küçük yapıyı, Prof. Afet İnan yaptırmıştı. Bu yıl, bunu daha da genişleteceğini söyledi. Prof. Hamza Eroğlu da törene gelenler arasındaydı.

Yenikent, Ayaş'a giderken yol üstündedir. Menderes zamanında kurulmuş, adına da «Yenikent» denmiş. Ankara’ya kırk kilometre uzaklıkta. Belediyesi var..

Kadınlar için okuma-yazma kursu 6 Mart'ta açılmış.

Analar, «ana», «baba» yazmayı sökmüşler.

Anam, okuma-yazma bilmezdi. 1928'de açılan, Atatürk’ün «Millet Mektebi»ne gitmiş bir ara akşamları, tam okuma*-azmayı sökeceği sırada bırakmış, gitmemiş. İlkokuldayken, tarih kitabıma, omuzumdan bakar, Köprülü Mehmet Paşa'yı dedeme benzetirdi..

Ders çalışırken, başımızda durur:

— Oğlum, yine roman mı okuyorsun? Ne olur dersine çalış.. diye yalvarırdı...

— Yok ana, vallahi roman değil, coğrafya kitabı bak! diye savuşturur, onu üzmemeye çalışırdım...

Okuma-yazma kursundaki kadınları görünce, anam geliverdi usuma...

— Neden analarımızı unutmuşuz? diye düşündüm.

Hasan Sağlam, kısa süre sonra yeniden geleceğini, kursun ilerleyip ilerlemediğini denetleyeceğini söyledi.

Sincan ilçesinde bir öğretmen, kulağıma eğildi şöyle dedi.

— Geçen Ramazan, burada bazı tutucular, caminin minaresine Atatürk aleyhinde döviz asmışlardı. Okuma-yazma kursunun burada açılması, bakanın da özellikle buraya gelmesi, öyle iyi oldu ki anlatamam. Çarşamba günü, biz arkadaşlarla «Atatürk’ün Laiklik Anlayışı» konulu bir toplantı düzenledik. Bilseydik, toplantımızı bakanın gelişine rastlatıldık...

Heyecanlıydı öğretmen. Bir an, öğretmenleri de unuttuğumuzu düşündüm. Geçmiş dönemlerde birçok öğretmen kıyıma uğradı. Hasan Sağlam, Danıştay kararı al alanları görevlerine büyük ölçüde geri verdi. Ancak, bazıları, Danıştay kararları birkaç gün uygulandıktan sonra, yeniden kıyıma uğradı. Öyle gereksinimi var ki Ülkenin Öğretmenlere, onlar olmadan okuma-yazma savaşı nasıl başarıya ulaştırılabilir?

Bir de gençler geliyor usuma. Unuttuğumuz gençlik, verilecek savaşımların gönüllüleri. Onlara sahip çıkmamız, onları kazanmamız gerek...

Yenikent'le Sincan'dan Ankara’ya dönüşte Hasan Sağlam'la ayaküstü konuştuk. Okuma-yazma savaşının başarıya ulaşacağını söyledi, Ekledi:

- Biz askerler soruna yansız bakıyoruz. Yan tutmuyoruz. Başarımız burada olacak...