SBF'nin Yıldönümünde...

Server Tanilli, Strasbourg’dan arkadaşımız Koray Düzgören’e yolladığı mektupta şöyle diyor:
“...Yerleşme, şu bu derken günler geçti. Neyse ki, her şey yolunda gitti ve gidiyor. Derslerime de başladım. Strasbourg’u sevdim. Güzel kent, tarihsel üstelik. Üniversitesini de beğendim, olgun bir kuruluş, Fransa’nın sayılı üniversitelerinden biri. Bizdeki sorunlardan hemen hiçbiri yok doğallıkla; ne kentinde ne üniversitesinde.”
Tanilli’nin “Bilim ve Sanat” dergisi genel yayın yönetmeni Varlık Özmenek’e yolladığı mektup da, derginin aralık sayısında çıktı. Şöyle yazmış Tanilli:
“Türkiye Etüdleri Enstitüsünde çalışacağım. Orada “Çağdaş Türkiye'nin Kültür Tarihi” üstüne dersler vereceğim. İlk dersimi geçtiğimiz hafta verdim bile. O konuda bir de kitap yazacağım. Daha doğrusu, çok yeni yazılmış bir kitabı burada bitireceğim. Bitireceğim ama, Enstitü’nün kitaplığı çok zayıf. Tahsisatları devede kulak. Türkiye ilgilenmezse olacağı yok. Dostlara yazıyorum. Sonra da söylüyorum: Tanıdığınız yayıncılara söylerseniz, mevcut yayınlarından birer adet Enstitü’ye bağışlarsalar... ne güzel bir kültür hizmeti olur! Kişi olarak ilgilendiriyor da bizi. Bizimle ilgili bir Enstitü nihayet, giderek bizim enstitümüz sayılır bir yerde...”
Tanilli’nin çalıştığı enstitü’nün adresini yazmıştım bir “Ankara Notları”nda. Tanilli’ye gurbet ellerde başarılar dilerken, adresini yinelemek istedim:
“Institut d’Etudes Turques,
22, Rue Descartes — 67/Strasbourg — FRANCE”
***
SBF’nin 122’nci kuruluş yıldönümü töreni çok güzel oldu. Yıllardır yapılamıyordu bu tören. İsmet Paşa’nın, SBF’nin kuruluş yıldönümü törenlerine gelişlerini anımsadım. 4 aralık SBF törenleri, onun önem verdiği günlerdendi.
Bu yıl, tören büyük salonda yapıldı. Salon tıklım tıklımdı. Vardığımda, SBF Dekanı Prof. Cevat Geray konuşuyordu. Devlet Başkanının, Başbakanın, Ankara Üniversitesi Rektörüyle, bakanların mesajları daha önce okunmuş. Sıralar doluydu. Öğrencilerin oturdukları sıranın ucunda bir yer bulup iliştim. Cevat Geray “YÖK”ü eleştiriyor, YÖK’ün, “Çağdaş üniversite kavramı yerine, üniversiteleri yalnız öğretim yapan yüksek okul durumuna indirgediğini” söylüyordu.
Mülkiyeliler Birliği Başkanı Güngör Aydın da özetle şöyle dedi:
“Mülkiye var oluşundan bu yana karanlığa karşı aydınlığı, geriliğe, geriye dönüklüğe karşı ileriyi, çağdışılığa karşı çağdaşlığı, baskıcı ve otoriter yönetim anlayışına karşı demokratik yönetimi, ilkelliğe karşı uygarlığı, kişi ve zümre çıkarlarına karşı ülke ve toplum çıkarlarını savuna gelmiştir. Mülkiyeliler yüzyılı aşkın süredir düşüncesinin, bilimin, insanın, insan bak ve özgürlüklerinin korunmasında, savunulmasında tam bir duyarlılık ve özen içinde olmuşlardır.”
Yıldönümü töreninde sunuculuğu, Türkiye Ortadoğu Amme İdaresi Öğretim Üyesi, eski TRT’ci Erkan Oyal yapıyordu. Babasının evindeymiş gibi rahat konuşuyordu mikrofonda!
Basın Yayın Yüksek Okulu Müdürü Özdemir Akmut, “TRT son personel politikasıyla öğrencilerimizi dehşete düşürmüştür. Öğrencilerimiz okulu bitirdikten sonra, TRT de mi, yoksa Tarım ve Orman Bakanlığında mı çalışacaklarını bilemez durumdadırlar” dedi. Konuşmasını, “üniversite özerkliğine selam!” diye bitirdi.
Yaşlı öğretim üyeleri adına Prof. Fehmi Yavuz konuştu. Erkan Oyal, Fehmi Yavuz’un her zaman genç kaldığını söyledi. Yavuz, mikrofona gelince;
— Erkan Oyal’ın söylediklerine ekleyecek bir şey yok! dedi. Konuşmalar daha başından tatlanmıştı. Esprili konuşmasıyla, Fehmi Yavuz kimseyi sıkmadan anılarını anlattı. “Mustafendi’yi de unutmayalım” dedi, Mustafendi, Siyasal Bilgilerin odacısı olmalıydı. Hoca, “O, mülkiyeliden daba mülkiyeli” diye ekledi...
Genç Mülkiyeliler adına Gürol Özveren konuştu. O, SBF son sınıf öğrencisiydi. O da YÖK’ü eleştirdi.
Daha sonra ödüller verildi. İlk ödül, eski bir Dışişleri memuru olan Babur Tarıkahya’nın anısına kurulan “vakıf”ca, öğrencilere verilen ödüldü. Babur Tarıkahya, Napoli’de iken, anlaşılamayan bir biçimde ölmüş, ailesi, onun adına bir vakıf kurarak, öğrencilere burs vermeyi kararlaştırmıştı. Öğrencilere ödülleri; Cevat Geray, Sadun Aren, Güngör Avdın, Rıfat Kaplan, Vefik Kitapçıgil, Cahit Talaş, Nermin Abadan Unat, Besim Üstünel, Fazıl Kafadar, Mümtaz Soysal, Turan Güneş, Aydemir Ceylan, Ayhan Açıkalın, Ertuğrul Kumcuoğlu ve daha birçok kişi verdi. Ödülleri vermeye gelen eski yeni öğretim üyelerinin adları okununca, öğrenciler hocalarını uzun uzun alkışladılar.
Akşam, Marmara Oteli’nde “balo” vardı. Balo’yu Mülkiyeliler Birliği düzenlemişti. Burada da 50 yıllık mülkiyelilere armağanlar verildi.