Cıngıldak Kuramı...

Kulislerde, seçim yasasının getirdiği yüzde 10 baraj karşısında, gelecek seçimlerin sonuçları tahmin edilmeye çalışılıyor. Belleklerde kalsın diye, 1846'dan bu yana yapılan seçimlerde, yüzde 10'u aşan, aşamayan partilerin durumlarını sergilemeyi düşündüm...
1946 seçimlerinde; CHP iktidarının karşısında yer alan Muhalefet Partisi Demokrat Parti 465 milletvekilliği için 273 aday göstermişti. Bunlardan 82'si Meclise girebildi. CHP ise. 400'û aşan milletvekiliyle, İktidardaydı.
1950 seçimlerinden 1957 seçimlerine dek, partilerin oy oranları yüzdesi ise şöyle:
1950 seçimleri: CHP: 39.9, DP: 53.3, MP (Millet Partisi): 3.1.
1954 seçimleri: CHP: 34.8. DP. 56.6, MP 8.0.
1957 seçimleri: CHP: 40.6. DP: 47.3. CMP (Cumhuriyetçi Millet Partisi): 7.0. Hür P (Hürriyet Partisi): 3.8.
Bundan sonra, 27 Mayıs Devrimi oldu. Demokrat Parti kapatıldı. 1961'de yapılan seçimlerde, partilerin oy oranları yüzdesi şöyleydi:
CHP: 38.7. AP 34.8, CKMP (Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi) . 14.0. YTP: 13.0.
1965 seçimleri: CHP: 28.7, AP: 52.8. CKMP: 2.2. YTP: 3.7, MP: 6.3, TİP: 3.0.
1960 seçimleri: CHP: 27 4. AP: 46.5, CGP: (Cumhuriyetçi Güven Partisi): 6.8. MP: 3.0, TBP (Türkiye Birlik Partisi): 2.8, TİP 2.7. YTP: 2.2.
Bunun ardından da 12 Mart geldi. 1973 te yapılan seçimlerde partilerin % oranlan şöyle dağıldı:
1973 seçimleri: CHP: 33.3. AP 29.8. DP (Demokratik Parti): 11.9, MSP: 11.8. MHP (Milliyetçi Hareket Partisi): 3.4, TBP: 1.1. OGP: 5.3.
1977 seçimleri: CHP: 41.4, AP: 36.9, CGP: 1.8. DP: 1.9, MSP: 8.6. MHP: 6.4, TBP 0.04, TİP: 0,01.
Bunun ardından da, 12 Eylül geldi. Siyasal partiler kapatıldı. Şimdi yüzde 10 barajlı yeni Seçim Yasası yla, 6 kasım seçimlerine gidiliyor. Yeni seçimler için, uzak yakın kestirmelerde bulunabilmek güç. Yalnız, bir şey düşündürücü. O da şil 1960dan bir de 12 Mart döneminden hemen sonra yapılan seçimlerde, bazı küçük partilerin de yüzde ıo’un üstünde oy aldıklarını görüyoruz. Onların dışında., tüm seçimlerde oylar, iki büyük parti arasında dağılmakta.
1960 da 12 Mart da «olağanüstü* dönemlerdi. Buradan giderek, belki 6 Kasım seçimlerinde, güçlerine göre artık hangisi olduğunu bilemem. 2 büyük parti yanında bir üçüncünün de Meclise girmesi usa yakın gelebilir. Ondan sonra yine 2 partiye doğru düğümlenmeye başlar oylar. .
Gülgeç, benzeri bir soruyu. Başbakan Ulusu’ya yöneltti. Ulusunun, satır arasında söylemek istediği. 2 partili bir Meclis miydi? İngiltere' deki gibi mi?
— Biri gitsin, biri gelsin: gibisinden, bir yanıt verdi Gülgeç'e...
Tahterevalli yani. Tahterevalli, Arapça bir uydurma söz. «Taht», «ait* demek, geri kalanım çocuklar uydurmuş olmalı. TDK’nun «Türkçe Sözlük>ünde, tahterevalli için şöyle deniyor: “Serbest iki ucuna birer kişi oturup, karşılıklı olarak havada yükselip inerek eğlenmeyi sağlayan. ortasından bir yere dayalı tahta kalas.” Demek, tahterevalliye Türkçe bir karşılık bulunamamış. Belleğimi yokladım;  tahterevalliye «cıngıldak» derdik.
Birkaç çocuk bir araya geldik mi konuşurduk:
- Haydi, cıngıldağa binelim;
Bir avluda, bir desteğe dayanmış kalas bulduk mu binerdik cıngıldağa. Cıngıldağın tepesinde olan, sevdiği kızın adını söylemek zorundaydı:
- Gönlün kimde?..
- Leyla’da.
- Oooooo; gülüşmeler gırla giderdi. .

Baktım, Ömer Asım Aksoy'un «Derleme Sözlüğü»nde. yerel sözcükler arasında «cıngıldak» için, «bir çeşit tahterevalli» deniyor. Konya’ nın Ermenek ilçesinde kullanılırmış. Ermenek, doğup büyüdüğüm, ilçeye komşu olur. Demek, o yörede tahterevalliye «cıngıldak» deniyormuş, tümden.
« Bana «gıcırdım» ya da «gıcırdak» da derlermiş, sanıyorum kolaetn gıcırdamasından geliyör» Bu nedenle yeni seçim sistemine «cıngıldak teorisi», ya da «cıngıldak kuramı» diyebilirim. Bilmiyorum ama, sözcük belki de tutar, yerleşir...