Zonguldak maden işçilerinin grevi olumlu sonuçlanmazsa. ANAP'ın Zonguldak'taki bir ileri geleni kendim yakacağını açıkladı. Emekli bir yargıç olan yetkili bunu açıklayınca, İnsan Hakları Derneği Genel Yazmanı Akın Birdal şöyle dedi:
"Biz yaşam hakkının devletçe de kendince de yok edilmesine karşıyız. Kendinizi yakmayınız! Ancak maden işçilerinin sorunlarına duyarsız kalan ANAP’taki görevinizden ve ANAP’tan istifa ediniz." ANAP'lı kararını açıklarken yanımızda Nevzat Helvacı, Raif Çakır, Hayri Ünlütürk de var. ANAP’lı yetkili benim okuldan arkadaşım. Okuldayken soyadı başkaydı. Sonradan değiştirmiş. ANAP'ın Zonguldak il yöneticileri büyük bir olasılıkla bugün Ankara’ya ANAP'lı yetkililerle grevi konuşmaya geliyorlar. Zonguldak'ta maden işçilerinin grevi ANAP’lıların ağzının tadını kaçırdı...
Cumartesi günü Zonguldak'taydık. İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Nevzat Helvacı, Genel Yazman Akın Birdal, İnsan Hakları Derneği kurucusu Raif Çakır, İnsan Hakları Vakfı'ndan Haldun Özen, İhsan Atar, Mahmut Tali Öngören, Canan Can, sabah erkenden “Güven" Ankara’nın otobüsüyle yola çıktık. Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin ile arkadaşlar arabayla geldiler. Bir başka otobüsle Erbil Tuşalp geldi. Ülkü Özen daha önce gelmiş, kaç gündür buradaymış Şükran Ketenci postu Zonguldak'a sermiş. Madenciler, "Şükran Ketenci" diyorlar başka şey demiyorlar Her an yanıbaşlarında...
Zonguldak'ta bugün 12. günü bulan direnişi yakından izlemeseydim grevle ilgili hiçbir şey bilmeden yazı yazmış olacaktım. Tüm gazetecilere, köşe yazarlarına öneriyorum; Madencilerin grevini yakından görsünler, Zonguldak'a gitsinler.
Genel Maden-İş Sendikası'nın önünü, kalabalıklar ufaktan ufaktan doldurmaya başlamışlardı. Kadınlar çoğunlukta mıydı? Ya çocuklar? Erkekler de var; iğne atsanız yere düşmüyor. Çocuklar bağrışıyor bir ağızdan:
Babamızın hakkını söke söke alacağız!
Kadınlar çığrışıyor:
İşçi burada. Papatyalar nerede?
Çankaya'nın şişmanı, işçilerin düşmanı...
Hükümet istifa!
Meclis istifa!
Yolumuz Ankara, hedefimiz Çankaya!
İşçiler birleşin, iktidara yerleşin!
Halkımız, hükümet yalan söylüyor!
Politika değil, ekmek kavgası!
Bekle Özal geliyoruz!
Gemileri yaktık, geri dönüş yok!
Hodri meydan, işte başkan!
En büyük eşş.. Cemil Çiçek!
Sloganları, bu eylemi bir yandan banda alıyorum. En çok söylenen slogan:
Çankaya'nın şişmanı, işçilerin düşmanı!..
Genel Maden-İş Başkanı Şemsi Denizer'le konuşuyoruz; yerin yedi kat altında çalışan maden işçisinin aylığı 500-600 bin lira; işveren kesimi ise en çok yüzde 120 veriyor, bunun da çok büyük bir rakam olduğunu ilen sürüyor. Bu da bir milyonu bulacak, bulmayacak. İşçiler ise iki milyonu bulacak bir aylık istiyorlar benim anladığım. Başkan Denizer, TRT'de “Hodri Meydan" izlencesinde kendisine oyun oynandığını söylüyor. Halk, “Satılmış TRT" diye bağırıyor. Yazmakla, çizmekle olmaz; olayı yerinde, yakından görmek gerekir. Televizyonlar, Zonguldak grevini bir gün verse ya, veremez. Vermek istese hacı TÖ buna izin verir mı bakalım?
Evlerden, grevdeki ocakların başından, okullardan, sürekli, bir yerlerden geliyorlar; dolduruyorlar Maden-İş Sendikası’nın önünü; başkanları Şemsi Denizer'i dinliyorlar. Başkan, "Artık dağılın canlarım!" dediği zaman da sessizce dağılıyorlar Akın Birdal:
Halk kabuğunu çatlatmış geliyor! diyor.
Karabük’ten gelen Çelik-İş Şube Başkanı Enver Bora, Eskişehir'den gelen Türk-İş 2. Bölge Temsilcisi Yüksel Türemiş ile tüm sendika başkanları pencereden kalabalıklara tanıtılıyor. Az önce de Başkan Şemsi Denizer bizleri tanıttı kalabalığa. Başkan Denizer çok etkili:
Ölmek var, dönmek yok! Başkan soruyor kalabalığa:
Biz, ücret teklifini kiminle birlikte hazırladık? Özal duysun!
Bizimleeee!
Hep birlikte hazırladık! önce “İşçiler beş milyon istiyor" dediler, tınlamadınız! “Yedi milyon istiyorlar" dediler yine tınlamadınız! Şimdi "on bir milyon istiyorlar” dediler... (Kahkahalar.) Gülüyorsunuz değil mi? Bu hükümetin hiç sorumsuz başı, Çankaya'daki başı, Türkiye'deki tüm bu olumsuzlukların başı, sorumlusu Sayın Özal...
Çankaya'nın şişmanı, işçilerin düşmanı! Çankaya'nın şişmanı, işçilerin düşmanı!
Bir bakan çıkıyor, bir rakam söylüyor; biraz sonra bir başka bakan çıkıyor, aynısını söyleyemiyor; bir bakan daha çıkıyor, onun da söylediğini söyleyemiyor. Onların hükümet olarak bilemediği bir şey var; Türkiye’de Maden-İş Sendikası, Türkiye'de maden işçileri! İşçisiyle, halkıyla, isteklerim birlikte hazırlamışlardır. (Alkışlar, uğultular, sloganlar.) Bir Galip Demirel var, Zonguldak'ın eski valisi; bu, Zonguldak’ın hemşerisi olabilir mi?
Hayııır!
İnsan Hakları Derneği, İnsan Hakları Ödülü'nü geçen yıl insan dışkısı yedirilen, işkence gören Yeşilyurt köylülerine bir de ceza ve tutukevlerinde insanlık onurunu koruma yolunda direnen tutuklu ve hükümlülere vermişti. Bu yıl korku ve baskı çemberini kıran, hak arama yolunda direnen maden işçilerine vermeyi kararlaştırdı. Bu ödül, dün Zonguldak Maden İşçileri Başkanı Şemsi Denizer'e verildi.
“İnsan hakları"nın 42. yılı bugün Ankara'da uluslararası bir boyut da kazandı. Aziz Nesin'in 75.yaşı nedenıyle.Türkiye'ye gelen Asya-Afrika yazarlarının da katkısıyla bugün bir "İnsan Hakları Çağrısı" yapılacak. Bunun toplantısı saat 11.00'de Ankara'da Harp-İş salonunda.
Aziz Nesin'in 75. yılını yürekten kutluyorum. Nice yıllar diliyorum. Tahsin Saraç’ın, Aziz Nesin'in en yakın dostlarından birinin. "Aziz Nesin" şiiriyle kutlamak istiyorum:
"Sen ey, kiliselerde hoca / Ve camilerde papaz / Havralarda Buda / Ve Musa pagodalarda / Yine de açıortayı / Dinler dışaçısında.
Sen, ölü denizleri kabartan fırtına / Gübrelikler içinde çiçek / Savaşımlarda uçlak / Ve eşlek sevgilerde.
Sen, sıradağlarda doruk / Sık ormanlarda gürgen / Genelevde bakire / Erdem ayağ götürmüşken.
Sen çiftçi, / Has tohumu kıraç tarlaya atan / Sen kumarcı / Bile bile yanlış ata oynayan.
Sen uzatmalı bilge / Gülümseyen gözyaşı / Kavramsız, özyazgısız günlerde / Onurun denektaşı.
Sen ey ermiş şeytan / İnmeli bacak üstünde / Dik durmaya çalışan / Soylu atlar gibi hep / Hep ayakta uyuyan / Ve domuzlar, çakallar, sırtlanlar yılkısında / Sen insanoğlu insan."
11 Aralık 1990, Cumhuriyet