Borç…

 

Perşembe akşamı Ankara Sanatseverler Derneği’nde, «Bilim ve Sanat» Dergisinin yarım yılını doldurması nedeniyle verilen kokteyl çok kalabalıktı. İğne atsanız yere düşmezdi derler ya, işte öyle. Dost yüzler, arkadaşlar, kucaklaşmalar, bir eli bırakıp, bir eli tutuyorsunuz. Biri şöyle dedi:

— Yahu, hep cenazelerde karşılaşıyorduk. Bir de böyle günde karşılaşalım, değil mi?...

«Bilim ve Sanat» dergisine, uzun bir yaşam diledim.

«Kurtuluş Savaşından Belgeler» oyunu nasıl da tuttu. Valiler, telgraflar çekerek, gençlerin illerine de gelmesini ve oyunu sergilemelerini istiyorlar. Oyundan sonra, arada, DTCF girişinde sergilenen yörük çadırının önünde Ankara Merkez Komutanı Kemal Paşa ile konuşuyorduk. Ona, oyunu sahneye koyan Ergin Orbey’i anlatıyordum.

— Bu denli başarılı bir sanatçı, ününden habersizmiş gibi de alçak gönüllü..

— Ne güzel, dedi Kemal Paşa, şöhret kendi gelir bulur zaten...

«Kurtuluş Savaşından Belgeler» oyunundan bugün de bazı bölümleri özetle aktarmayı düşünüyorum. Bununla, okurlar oyunu daha iyi değerlendirebilirler sanıyorum. Bazı bölümler de şöyle:

«Birinci TBMM Müzesi, Kurtuluş Savaşımızın 1920-1923 tarihleri arasındaki hatıralarını kapsayan bir anıttır. Bu mütevazı yapılı müze kurtuluş savaşımız sırasında kullanılmış gösterişsiz ve sade eşya ile doludur.

Anadolu'da mebus seçimi yeniden başladı. Yeni mebuslarla, İstanbul mebusanınından kaçanlar Ankara'ya gelmeye başladılar.. İlk celseye 115 mebus katıldı.. Bunlardan 50 tanesi kalpaklı, 41 tanesi fesli, 24 tanesi de sarıklıydı....

Her türlü inanç ve görüş birinci BMM’de koalisyon halinde bulunuyordu. Koalisyonun tek ortak programı misak-ı milli idi.. Nihayet Anayasa'nın kabulü ve Londra konferansına davet sebebiyle Mustafa Kemal Paşa'nın Sadrazam Tevfik Paşa'ya çektiği telgraf Meclis'te iki ana grubun varlığını ortaya koydu..

Siyasi hayatımızda daima mevcut olan bu iki grup ilk defa gerçek adıyla belirecek ve anılacaktı. Birinci grup yeni Türkiye'nin müstakbel idareci kadrosunu Mustafa Kemal Paşa'nın liderliğinde olarak bünyesinde topluyor ve ileri fikirleri temsil ediyordu..

İkinci grup ise, büyük çoğunluğu saltanat ve hilafet taraftarı muhafazakar fikrin temsilcisiydi.. Ve ayrıca, Mustafa Kemal Paşa’nın muhalifleriyle takviye edilmişti..

İkinci grup milletvekillerinden hemen hepsi kalpaklarını önlemesine, yani sivri tarafları öne ve arkaya gelecek biçimde, birinci grup milletvekilleri ise yanlamasına, yani ilk Kuva-yı Milliye biçiminde giyerlerdi...

(Meclis yemini) — Makam-ı hilafet ve saltanatın ve vatan ve milletin istihlas ve istiklalinden başka bir gaye takip etmeyeceğime vallahi...

— (Vallahi...)

Mustafa Kemal Paşa — Bugün yurdumuz ve bütün Arap dünyası, İngiliz, Fransız istilası altındadır. Bir gün gelecek mazlumların ahı, bu zalimleri kahredecektir. Bunu biz göreceğiz. İnanın ki bu işte biz öncüyüz.. Zaman gelecek bütün esir milletler işgal ve istiladan kurtulacaktır..

General Stratikos — Küçük Asya’yı terk etmemiz gerekiyor. Kış olanca şiddetiyle ilerliyor. Askerlerimiz yorulup zahmet çekiyorlar. Az zaman sonra onlara bakacak paramız kalmayacak. Yabancı devletler bizi sergüzeştlerle dolu bu siyasete ve tahrik ettikten sonra, şimdi artık yalnız kendi menfaatlerini temine çalışıyorlar. Bizi terk ediyorlar. Oradan çekilip gitmemiz gerekiyor..

(Perde, Mustafa Kemal’in şu sözleri bir ağızdan söylenerek kapandı)

— Bu inanılmaz mucizeyi Anadolu halkının fedakarlığına borçluyuz..