49 Yıl Önce

Konya'dan A.Y. 31 Ocak 1981 günlü mektubunda şöyle demiş özetle:

«29.9.1980 tarihinde İkinci Ordu Sıkıyönetim Komutanlığına bir mektup yazmıştım. Sonradan bu işlerle ilgili kurmayla tanıştım mektubu sordum..

Kur’an’da 4 ayet bulmuştum:

1 — İbrahim suresi dördüncü ayet: «Onlara açıkça anlatsın diye göndermiş olduğumuz her bir peygamberi ancak kendi ulusunun dilince gönderdik..»

2 — Secde suresi 44'üncü ayet: «Kur’an’ı Arapçadan başka bir dille kılsaydık, derlerdi ki. Onun ayetleri açık olsaydı; dil yabancı halk Arap..»

3 — Zuhruf suresi ikinci ayet «Aklınız ersin diye biz onu Arapça meydana getirmişiz...»

4 — Duhan suresi- «Öğüt alsınlar diye Kur’an’ı senin dilince kolaylattık..»

Kuran Türkçe şiirleştirilebilir, namaz Türkçe kılınır ama istenirse... Saygılarımla...»

Cumhuriyet'in «50 yıl önce Cumhuriyet» köşesi, ilgiyle okunan, izlenen köşelerindendir. Bugüne göre 49 yıl önceki Cumhuriyet'iyse, okurlar, 1982'de okuyabilecekler. Oysa, 1932 yılı, Türkçe ezanın minarelerden okunduğu yıl. İstanbul'da arşivde çalışan arkadaşlarımdan, o yılla ilgili gazetenin koleksiyonundan örnekler istedim. Sağ olsunlar, kiminin fotoğrafını, kiminin kopyasını gönderdiler. Okurken heyecanlandım…

İşte, bu gazetelerden birkaç örnek:

25 Ocak 1932 günlü Cumhuriyet: «Halk Türkçe Kur'an dinlemek istiyor. Türkçe Kur’an okunan camilere dün de büyük bir tehacüm oldu. Yarın ve cuma günü İstanbul’un müteaddit ileride güzel sesli hafızlar Türkçe Kur'an okuyacak..»

Bu başlıkların altında, haber şöyle başlıyor: «Hafız Yaşar Bey tarafından geçen cuma günü Yerebatan Camiinde Türkçe Kur'an okunması büyük bir alaka uyandırmış ve diğer bazı camilerde muktedir hafızlarımız tarafından halka Türkçe Kur'an okunmaya başlanmıştır..»

Gazetenin o günkü sayısı, üç sütun üzerine bu haber ayrıntısı ile dolu...

26 Ocak 1932 günlü Cumhuriyet: «Türkçe Kur'an okunması halkı vecde getirdi. Bir ihtiyar kadın. «Allah gaziye ömürler versin bize Kuranın manasını öğretti.» Hanım şöyle diyor:

— Aklımın erdiği günden beri namaz kılar dua ederim. Fakat ne yaptığımı neler söylediğimi ben kendim de bilmezdim...

27 Ocak 1932: «Dini inkılap ve halkımız. Türkçe Kur’an okunan camiler dolup taşıyor: Dün de birçok camilerde güzel sesli hafızlar Türkçe Kur’an okudular» Haberler bu başlıkla verilmiş. Gazetenin yarı sayfasından çoğu buna ayrılmış.

31 Ocak 1932: «İlk Türkçe ezan dün Fatih'te okundu. Ezan Fatih meydanını dolduran halk tarafından alaka ile dinlendi. Dün iki camide de Türkçe Kur’an okundu.»

Ezanla ilgili haber şöyle:

«Türkçe Kur’an’dan sonra dün Fatih Camiinde ikindi ezanı da ilk defa olarak Türkçe okunmuştur. Ezanın Türkçe okunacağını haber alan kesif bir kalabalık vaktinden evvel Fatih Meydanına toplanmış, Türkçe ezanı büyük bir alaka ile dinlemiştir. Ezan Hafız Rıfat bey tarafından evvela Arapça, sonra da Türkçe okunmuştur.. »

Haberde daha sonra, o zaman okunan Türkçe ezanın metni veriliyor.

2 Şubat 1932 «Kadir gecesine hazırlık. Ayasofya Camisinde 25 maruf hafız Türkçe Kur’an’la mukabele okuyacaktır. Ayasofya Camisine hoparlör yapılıyor» Bu başlıkta verilen haberlerin sonunda «İzmir'de Türkçe Kur’an» haberi veriliyor.

4 şubat 1932 günkü gazetenin manşeti: «Dün gece Ayasofya'da kırk bin kişi vardı - Türkçe okunan Kur’an ve alınan tekbirler halkı heyecanından ağlattı»

8 Şubat 1932 «Ankara'da Türkçe ezan okundu –

ANKARA, 5 (Telefonla) — Bugün öğle namazında Hacıbayram Camisi’nde yapılan hatim duasında dua Türkçe olarak okunmuştur. Tacettin Mahallesindeki camide de hatim duası ve ezan Türkçe okunmuştur»