Aybastı’da...

Türkiye’nin yüreği yalnız Ankara’da atmaz; o yürek, ülkenin en küçük biriminde de atar. Örneğin Aybastı'da, insanlar baskılar, sıkıntılar içindeyseler kimse, "canım orası küçük yer, o kadarı olacak artık!" diyemez. Kılcal damarlarda olanları küçümseyenleyiz...
12 Eylül öncesi olayları, pehlivan dizileri gibi, yinelemenin bir yararı olmadığını biliyorum. İçinde bulunduğumuz ortamda, hele demokrasiye geçiş döneminde yaşadığımızı ileri sürüp dururken, 25 Mart 1984 yerel yönetim seçimlerine ANAP'tan, ölüm cezası istemiyle yargılanan bir kişinin, Salih Yaman’ın, Belediye Başkanı adayı olması düşündürücü olsa gerektir. Demek, 12 Eylül öncesi yıldırma, sindirme işleri sürmüş ki, kimse çıkıp da, "bu nasıl olur?" diyememiş.
1965 milletvekili seçiminde AP 185, CHP 177,1969 milletvekili seçiminde AP 278. CHP 709, bağımsız 515; 1973 milletvekili seçiminde AP 309. CHP 758, bağımsız 856,1977 milletvekili seçiminde AP 1085, CHP 1944, 1977'de yapılan belediye başkanlığı seçimlerinde AP seçimlere katılmaz; bağımsız aday Ahmet İlhan'ı destekler, CHP'li aday Ahmet Zaimoğlu büyük oy farkıyla seçimleri kazanıp Aybastı Belediye Başkanı olur. Görevi 12 Eylül'e dek sürer.
12 Eylül'e yaklaşan günlerde, sağ terör yoğun biçimde artar. Kocalan ailesinin tüm erkek bireyleri, 4 Eylül 1980 günü kurşuna dizilip, öldürülürler. Mahkeme kararına göre, sağcı silahlı çeteye silahları sağlayan ve planları yapan Salih Yaman'dır. Terörist Mehmet Ali Ağca’nın da 12 Eylül öncesinde Aybastı’ya geldiği ileri sürülür. Durum böyleyken böyledir. (O sıralarda Uğur Mumcu'ya da, Ağca’nın Aybastı’da görüldüğüne ilişkin mektuplar gelmiş. Uğur söyledi...}
Gelelim 25 Mart 1984 sonrasına: Ölüm cezası istemiyle yargılanan, sonunda 20 yıl ağır hapis cezasına çarptırılarak hakkında “gıyabi” tutuklama kararı da bulunan ANAP'lı Salih Yaman, haziran ayına dek başkanlık görevini sürdürür! Gıyabi tutuklama kararı, işleri çatallaştırır. Şimdi ne olacaktır? Söylentilere göre kaymakam, gıyabi tutuklu belediye başkanına bir süre izin verir, kollar anlayacağınız!
Seçimlerde seçim öncesinde baskılar yaptığı ileri sürülen Kaymakam Rıdvan Yenişen, İçişleri Bakanlığı'nda etkili bir göreve, Mahalli İdareler Genel Müdür Yardımcılığıma atanır. Atanacak belediye başkanının yerine de, belediye meclisi üyelerinden ANAP'lı ilkokulu bitirmiş, Turan Uygur bakmaktadır.
Rıdvan Yenişen, Ankara'da bakanlıkta etkili bir göreve getiriledursun, yeni Kaymakam Ali Kuçükaydın'la konuştum:
Aranan Belediye Başkanı Salih Yaman ’a halen yıllık ödeniyor mu?
Ödenmiyor efendim…
Hakkında gıyabi tutuklama kararı var, neden yakalanamıyor?
Efendim, biliyorsunuz, şimdi sıkıyönetim var. Daha çok onları ilgilendiriyor. Bizim de vazifemiz, ama burası malum, evler çok aralıklı, yakalamak mümkün olmuyor.
Peki, yeni seçim neden yapılamıyor?
Biz, İçişleri Bakanlığı'na sorduk: "Bu bir hukuki meseledir, idari mesele değildir," cevabını aldık. Bu bakımdan bir işlem yapamıyoruz. Ben geleli, üç ay oldu efendim...
O zamanki İçişleri Bakanı Ali Tanrıyar'la konuştum. "Konuyu inceleyip, bildireceğini" söyledi. Bulduğum ipucu şu: Bakanlık yazısını Tanrıyar imzalamamış, "Bakan adına" bir yetkili imzalayıp. Aybastı'ya göndermiş k im bu yetkili? Böyle önemli bir konuda. Danıştay’a başvurarak "görüş" almak gerekmez miydi? İpucunu süreceğim daha...
Bu sırada, Aybastı'da önemli gelişmeler oldu. Belediye Meclisi üyesi SODEP’li dört kişi, anlaşılamayan nedenlerle görevlerinden ayrıldılar. Bunların adları şöyle: Cemal Özer, Mehmet Turan, Cemal İnan, Ali Cilet. SODEP'len Belediye Meclisi'nde tek üye kaldı. Onun adı: Cemal Yıldırım.
Aybastı'ya bağlı Alakent kasabası SODEP'li Belediye Başkanı Osman Keskin’le ilgili soruşturma açıldı Osman Keskin görevi bırakınca, soruşturma da durdu. Anlaşılır işler değil...
*
Aybastı olayıyla ilgileneli. Ankara'dan haber veremez oldum. Onlar birikiyor. Selanik Caddesi 72 numaradaki Tanbay Sanat Galerisi’nde. Nuri İyem'in sergisi yarın kapanıyor. Prof. Mehmet Cemil Uğurlu, İyem'in sergisini gezdikten sonra, "40. sanat yılında ressam Nuri İyem'e saygıyla" diyerek şu dizeleri yazdı:
“Kırk yıl / Sevgiyi bulduk sende / Yaşamı çileyi direnci / Acıyı umudu sevinci / Anlattın gözlerinde.
Anadolu insanı / Erkeği kadını / Toprağı/ Ocağı / Büyüdü elinde / Diri kaldı / Sıcak renklerinde.
Kimi zaman dolaştın doğada / Issız yollarda / Yalnızlığı bıraktın / Ankara 'da / Çiçekler derledin / Küçük vazolara / Solmadı hiç biri / Dökülmedi daha.
Kırk sanat yılısın / Gözsün emeksin / Biçimsin / Renksin / Resimsin / Gerçeksin.
Daha nice yılları / Anlat sağlık İçinde / İnsanı / doğayı / tuvalinde."