MC’yi Turgut Bey mi Oluşturmuş?..

Turgut Bey'in MC kurucularından olduğunu bilmiyordum. Onun, Hürriyet’in Ankara Temsilcisi Ertuğrul Özkök'le yaptığı bir konuşmadan öğrendim. Hürriyet’in 20 Ağustos 1987 günlü sayısında, Ertuğrul Özkök soruyor.
Eski siyasiler de değişmiş olamaz mı? “Evet” çıkması durumunda, onlar sizce nasıl davranacaklar?
Türk siyasi hayatını tekrar bir lüzumsuz mücadele devresine sokacaklar. Yani, eski usul bir mücadele devresine sokacaklar. Çünkü bunların anladıkları, çıkarcı siyasetin en kötü tarafıdır. Yani “her şey mübahtır." Ben bunu gayet iyi biliyorum. Benim kardeşim Korkut, o sırada kendisi MSP’den Tarım Bakanı'ydı. O mücadeleler sırasında şöyle bir laf söylemişti: "Ağabey emin ol, bunların (AP'den bahsediyor) siyasette yaptıkları hileler, düzenler, bir rakibi yok etmek için uyguladıkları formüller öyle ki, Cumhuriyet Halk Partisi bunların yanında zemzemle yıkanmış gibidir." Bunları aynen söylemiştir. Yani biz Cumhuriyet Halk Partisi'ni beğenmiyoruz, ama hadise budur. Bunlar, tam Bizans siyaseti götürürler. Politikacıları o kadar rahatlıkla yalan söyler ki... Vaktiyle, çok iyi hatırlıyorum, Milliyetçi Cephe kurulurken ilk önce Celal Bayar engeldi. Bana geldiler. Ben Bayar’ı tanımıyorum, ama yakın bir dostunu biliyorum... Beni aldılar, Çiftehavuzlardaki evine götürdüler. 1.5 saat konuşma yaptık Celal Bayar’la. Ben diyordum ki: "Demirel’in başkanlığında bu dört parti birleşsin... Memleket yönetimsiz kalmasın. Yoksa komünistlerin eline düşecek" falan filan. Bana Celal Bayar, aynen şunu söylemiştir: “Bu adamla gidilmez..." Affedersiniz, söylemekten sıkılıyorum, "Bu, (Demirel), yalancıdır" dedi. "Sözünü tutmaz” dedi. Ben de aksini iddia ettim. “Size yanlış söylüyorlar, ona bir şans daha verin.” Ve tabii Celal Bayar’ın desteği olmasa, Demokratik Pari’deki çözülme olmuyordu. O zaman da ilk MC kurulamıyordu. 1.5 saatlik konuşmanın büyük bölümü bununla ilgilidir. Ben gelip kendisine (Demirel'e) söylemedim. Söylenecek laf değildi...
Böyle diyor Ertuğrul Özkök’e, Turgut Bey... MC kurulurken, yaptıklarını anlatıyor. Demirel’i kötüleyeceğim derken, kendini ele veriyor. Bunu, şunun için aktardım; Çetin Altan, Güneş'te sürekli “hayır" oyu işlerken, "evet" diyeceklerin MC'ye “evet" demiş olacaklarını vurguluyor. 31 Ağustos 1987 günlü Güneş’te, "Şaşmaz mısınız?" başlıklı yazısının sonunda şöyle demiş: (Tümce de bozuk ya, neyse! Bunları sevdiklerinden biri olduğumu sandığım için yazıyorum.)
"Onca felaketlerden sonra hâlâ daha MC'ye ‘evet’ diyeceklerin de bulunduğunu düşündükçe, şaşkınlıktan küçük dilinizi yutacak kadar şaşmaz mısınız?"
Çetin Altan, ya Turgut Bey'in, Ertuğrul Özkök'le konuşmasını okumadı; onun bir MC kurucusu olduğunu bilmiyor ya da bile bile yazıyor!
Turgut Bey, MC'nin oluşmasına böyle katkıda bulunurken, haydi MC’yi oluşturdu, MC oluşunca da Planlama'nın başına geçti. MC'Ier yaşadığı sürece Turgut Bey de üst düzeyde görevlerde yaşadı.
Süleyman Bey'le Turgut Bey'i konuşuyorduk. Bir ara Süleyman Bey:
Ben, dedi, Turgut Bey'i 1975te (Birinci MC’de), Merkez Bankası Başkanı yapmak istedim. Buna Necmettin Hoca karşı çıktı! (güldü) Belki de, kendisine rakip olmasını istemedi, onun için karşı çıktı, bilmiyorum...
Turgut Bey, 1977 seçimlerinde MSP’nin İzmir liste başı adayıydı, kazanamadı. Kazanamaması da doğaldı. MSP eğer, Turgut Bey'in seçilip gelmesini isteseydi, MSP’nin kazanabileceği bir yerden gösterirdi. 1979 ara seçimlerinden önce, seçimlerde AP'den aday olabilmek için Süleyman Bey’den randevu istediğini, ancak bunu başaramadığını duymuştum. Bir gezide, Süleyman Bey'e bunu sordum:
Böyle bir randevu isteği olduğunu hatırlamıyorum. Haberim olsaydı, niye kabul etmeyeyim? yanıtını verdi.
1979 ara seçimlerinden sonra, onu Başbakanlık Müşavirliği'ne kimsenin etkisiyle getirmemiş, bana öyle söyledi.
Turgut Bey, MC’Ierde görev yaptığı sürece Süleyman Bey'e "Abi" dedi. Ne zaman 12 Eylül oldu, abisini unuttu! Mehmet Gölhan anlattı, şöyle dedi:
Biz, Turgut Bey'le ANAP'ı birlikte kuracaktık. O genel başkan, ben genel başkan yardımcısı olacaktım. 1982 kasımında, İstanbul'da Yeniköydeki evindeydik. Yanımızda Balkan Çelikkol da vardı, tanıktır konuşmalara. Ben Turgut Bey'e "Partiyi kurarken, Süleyman Bey’e bir telefon et, 'Biz bir parti kuruyoruz’!’ de, görüşünü al. Bak, 20 yıl öncenin Celal Bayar'ından izin alıyorsun, neden Süleyman Bey’e haber vermiyorsun?” dedim. Askerler "veto" ederler diye korktu, bir telefon edemedi. Korkudan edemedi! Yüreksizlikten edemedi...